TEBRİZ CAMİ KOMPLEKSİ TÜRK SELÇUKLULAR MİRASI

Kasım TÜRKAN:

Tebriz Cami-i Kebiri, Güney Azerbaycan’ın en özel, en benzersiz, en güzel ve en ilginç tarihi camilerinden ve eski yapılardan biridir ve Türk – İslam mimarisinin bir şaheseri olarak kabul edilir. Bu cami aynı zamanda “Mescid-i Cuma” veya “Büyük Cami” olarak da bilinir. Tarihçilerin yazılarına göre bu yapı inşa edildiği ilk günden beri “Cami-i Kebir” olarak adlandırılmıştır. Bu cami, 15 Ocak 1932’de Güney Azerbaycan’ın ulusal miras listesine kaydedilmiştir. İlginç olan, bu caminin tamamen Tebriz’in büyük, tarihi ve eski çarşısı tarafından çevrelenmiş olmasıdır. Cami, Tebriz şehrinin kalbinde yer almakta olup, bölge mimarisinin sembollerinden biri olarak kabul edilmektedir. Tarihi, mimarisi ve süslemeleri açısından, Tebriz Cami-i Kebiri, İslam dünyasındaki dini yapılar arasında özel bir yere sahiptir. Bu makalede, bu caminin tarihi, mimarisi, süslemeleri ve kültürel ve turistik önemi incelenecektir.

Tebriz Cami-i Kebiri’nin Tarihi

Tarihçilerin bıraktığı belgelere göre bu caminin inşa tarihi Selçuklular dönemine, yani Hicri 5. ve 6. yüzyıllara kadar uzanır. Ancak, 1913 yılında meydana gelen şiddetli bir deprem sonucu caminin bazı bölümleri ne yazık ki zarar görmüş ve tahrip olmuştur. Bununla birlikte, Kaçarlar döneminin başlangıcında, Tebriz’in tanınmış yöneticilerinden “Hüseyin Kuli Han Dombuli”, bu eski camiyi restore etmiş ve bugünkü camiyi inşa etmiştir. Orijinal yapının mevcut olmaması nedeniyle, yapım yılı ve ilk inşaatçısı hakkında kesin bilgi bulunmamaktadır. Ancak “Mersibanname” adlı kitapta bu camiyi “Abdullah bin Amiri”nin inşa ettiği, yapının İslam’ın ilk dönemlerine ait olduğu belirtilmiştir.

Ayrıca, “Talibiye Medresesi”nin kurucusu olan “Hacı Talib Han Tebrizi” de 1087 yılında yazdığı vakıf belgesinde bu camiden bahsetmiştir. Mevcut belgelere dayanarak, bu caminin Tebriz’de Selçuklu dönemine ait olduğu ve uzun tarihi boyunca görkemli bir yapıya sahip olduğu söylenebilir.

Bu cami, Kaçar döneminde restore edildikten sonra, modern dönemde de birçok restorasyon çalışması yapılmıştır. Özellikle “Hacı Bakır Kalkete”nin bu restorasyonların büyük bir kısmında önemli bir rol oynadığı bilinmektedir. Kendisi bu camide büyük bir salon ve dini bilimler için geniş bir kütüphane inşa etmiştir. Yapılan bu değişiklikler ve onarımlar sayesinde cami tamamen farklı bir görünüm kazanmıştır. Ancak, büyük tuğlaları, yüksek kemerleri ve kalın sütunları, bu caminin eski kökenlerini ve uzun geçmişini açıkça ortaya koymaktadır.

Tebriz Cami-i Kebiri’nin Mimarisi Tebriz Cami-i Kebiri’nin mimarisi, yüzyıllar boyunca gelişen İslam ve Güney Azerbaycan mimari tarzlarının bir kombinasyonudur. Cami, kubbeler, eyvanlar ve geniş bir avluya sahip olan klasik bir mescit yapısındadır. Cami mimarisinin dikkat çekici özelliklerinden biri, sağlam tuğlalarla inşa edilmiş yüksek ve sağlam kemerlerdir.

Tebriz Cami-i Kebiri geniş bir avluya sahiptir ve avluyu kemerler ve eyvanlar çevrelemektedir. Bu merkezi avlu, halkın toplanması ve cemaat namazlarının kılınması için kullanılmıştır. Ayrıca, caminin büyük ve etkileyici kubbesi, İslam mimarisine özgü tekniklerle inşa edilmiş olup zaman içerisinde defalarca restore edilmiştir.

Tebriz Cami-i Kebiri’nin mimarisinde tuğla kullanımı ve ince sıva işleri öne çıkar. Bu cami, yüzyıllar içinde gelişen çeşitli Güney Azerbaycan ve İslam mimari sanatlarının bir kombinasyonunu sunar. Bunun yanı sıra, caminin içinde bulunan mihraplar ve eski minberler, yapının dini ve ibadi önemini vurgulamaktadır.

Tebriz Cami-i Kebiri’nin Süslemeleri

Tebriz Cami-i Kebiri’nin iç dekorasyonları, bu yapının en dikkat çekici ve eşsiz yönlerinden biridir. Çeşitli mavi, turkuaz ve altın renklerinde süslenmiş çini işleri, farklı dönemlerdeki Güney Azerbaycan sanatının yüksek düzeyini yansıtır. Ayrıca, caminin duvarları ve kubbelerinde yer alan İslam hat sanatı ve Kuran ayetleri, yapının manevi ve dini değerine de işaret eder.

Caminin öne çıkan bir başka süslemesi, kubbe ve eyvanların etrafında görülen karmaşık ve zarif mukarnas işlemeleridir. Mukarnas, İslam mimarisinin temel unsurlarından biri olup, bu caminin süslemelerinde özel bir yer bulmuştur.

Çini işçiliği ve mukarnasın yanı sıra, caminin iç mekanlarında dikkat çekici ve hassas sıva işçiliği de görülmektedir. Geometrik desenler ve İslam sanatı motifleriyle süslenmiş bu sıva işleri, Güney Azerbaycan zanaatlarının ince ve zarif işçiliğini gözler önüne sermektedir.
Tebriz Cami-i Kebiri’nin Kültürel Önemi

Tebriz Cami-i Kebiri sadece bir ibadet yeri değildir, aynı zamanda bir kültürel ve sosyal merkez olarak da bilinir. Tarih boyunca bu cami, alimlerin, filozofların ve bilim insanlarının bir araya gelip tartışmalar yaptığı bir mekan olmuştur. Aynı zamanda, farklı dönemlerde bu cami, çeşitli dini ve sosyal etkinliklere ev sahipliği yapmıştır.

Bu cami, Güney Azerbaycan tarihindeki en önemli eğitim ve dini merkezlerden biri olarak kabul edilir. Farklı dönemlerde, önde gelen İslam alimleri bu camide İslami ilimler üzerine dersler vermiş ve bu mekanı önemli bir ilmi ve dini merkez haline getirmiştir.

Kültürel açıdan bakıldığında, Tebriz Cami-i Kebiri, bu bölge halkının birlik ve dayanışmasının bir sembolü olarak görülmektedir. Cemaat namazlarının kılındığı bu mekan, sadece dini bir rol oynamamış, aynı zamanda sosyal dayanışmanın ve birliğin sembolü olarak da dikkat çekmiştir.

Tebriz Cami-i Kebiri’nin Turistik Değeri

Tebriz Cami-i Kebiri, güzel mimarisi, sanatsal süslemeleri ve zengin tarihi nedeniyle Tebriz’in ve Güney Azerbaycan’ın önemli turistik cazibe merkezlerinden biri olarak kabul edilir. Her yıl yerli ve yabancı binlerce turist, bu tarihi yapıyı ziyaret eder ve mimari ve sanatsal güzelliklerinden etkilenir.

Bu cami, özellikle İslam ve Güney Azerbaycan sanatı ve tarihiyle ilgilenenler için oldukça çekici bir destinasyondur. Ziyaretçiler, bu camideki el sanatları ve İslam-Güney Azerbaycan mimarisi ile yakından tanışabilir ve caminin huzurlu ve manevi atmosferini deneyimleyebilirler. Ayrıca, Tebriz tarihi çarşısına ve şehrin diğer turistik mekanlarına yakın olması nedeniyle, Tebriz Cami-i Kebiri, turizm programlarının önemli bir parçasıdır.

Tebriz Cami-i Kebiri, Güney Azerbaycan’ın en eski ve en güzel camilerinden biri olarak zengin bir tarihi ve kültürel geçmişe sahiptir. Bu cami, mimarisi ve sanatsal süslemeleriyle büyük bir değere sahip olmasının yanı sıra, dini, kültürel ve sosyal bir merkez olarak da önemli rol oynamıştır. Tebriz Cami-i Kebiri, kültürel ve turistik açıdan da Güney Azerbaycan’ın en önde gelen yapılarından biri olarak, uluslararası alanda da tanınmaya devam etmektedir.

Social media

Bize mesaj gönder

Scroll to Top