Dr. Eynulla Medetli:
Yurtsever aydının bu kitabı, değerli bir dilbilim kaynağıdır

Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in 3 Şubat 2025 tarihli, Üzeyir Hacıbeyli’nin 140. doğum yıl dönümünün kutlanması hakkında imzaladığı Kararnamede belirtilmektedir ki, Üzeyir Hacıbeyli çok yönlü yaratıcılığıyla Azerbaycan kültür tarihi üzerinde silinmez iz bırakmış güçlü şahsiyetlerden biridir. Hayatını toplumun kültürel ilerlemesine adayan fedakâr bir aydının yüksek manevi-estetik değere sahip mirası, Azerbaycan halkının XX. yüzyılın ilk on yıllarından itibaren hız kazanan edebi-kültürel Rönesansının bir aynasıdır.
Üzeyir Hacıbeyli’nin çok yönlü bilimsel, gazetecilik ve toplumsal-siyasal faaliyetinde, dilbilim ve sözlükçülük alanındaki çalışmaları da önemli bir yer tutmaktadır. Onun 22 yaşında hazırladığı “Türk-Rus ve Rus-Türk Sözlüğü”, o dönemde ana dilimiz “Türk dili” olarak adlandırıldığından bu ismi taşımaktadır. Sözlüğün kapağının üst kısmında “Üzeyir bey Hacıbeyov” yazılmıştır. Kitabın adının sağ tarafında ise şu not yer almaktadır:
“Gazete ve dergiyle meşgul olanlar için çok gerekli bir kılavuzdur.”
Karşı sayfada ise şu ibare bulunmaktadır:
“Basında kullanılan siyasi, hukuki, iktisadi ve askeri terimler sözlüğü.”
94 sayfalık ana bölümden ve 30 sayfalık eklerden oluşan bu kitap aynı zamanda açıklamalı sözlük olarak da değerlidir. Üzeyir Bey, gerekli yerlerde siyasi-hukuki ve askeri terimlerin dilimizdeki açıklamasını da vermiştir. Bu kelimelerin birçoğu bugün de anlamlıdır ve yazılı ya da sözlü iletişimde kullanılmaya değerdir. Sözlüğün hazırlanmasında kelimelerin kökenini ve ait oldukları dili belirten işaretlerin kullanılması da takdire şayandır. Örneğin: “lat” – Latince, “nem” – Almanca, “ə” – Arapça vb.
Sözlüğe, Mehmet Emin Resulzade kısa ama ilginç bir önsöz yazmıştır. “Yayıncı tarafından” başlıklı bu önsözün metnini olduğu gibi aktarıyoruz:
“Basın arttıkça, ilerleme ve gelişme alan buldukça, halk arasında kültürel kurum ve faaliyetler ortaya çıktıkça edebiyat da zenginleşip yeni terim ve ifadeler meydana geliyor.
Yaşam tarzı değiştikçe dil tarzı da değişir. On yıl önceki kelimelerle bugünkü durum ifade edilemez. Otomobilin bulunduğu bir yerde öküz arabasıyla yetinilemez.
İşte Rusya’nın eski yönetim biçimini altüst eden hürriyet hareketi, basına geniş bir alan açtı. Bu fırsattan yararlanan ve gazeteye, dergiye hasret kalan Müslüman dünyası birdenbire çeşitli gazete ve dergilerle doldu.
Gazeteci ve yazarlarımız, ekonomik, siyasi, toplumsal ve diğer konulardan bahsederken halkın anlamakta zorlanacağı yeni terim ve ifadeleri kullanmak zorunda kalıyorlar.
Değerli gazete okurlarımıza bu konuda manevi bir yardımcı olmak için kalem dostumuz Üzeyir bey Hacıbeyov hazretlerinin bu amaçla hazırladığı “Türkçe-Rusça ve Rusça-Türkçe Sözlük”ün yayımlanmasına girişmiş bulunuyoruz.
Bu sözlük hem Rusça bilen hem de yalnız Türkçe okuyabilen okurlara yararlıdır. Türkçe kısmında bazı zor kelimelere ayrıntılı açıklamalar verilmiştir.
Şu anda Türk diline Arapça ve Farsça kelimelerin yanı sıra birçok yabancı Avrupa siyasi terimi de girmiştir. Bu terimler yabancı telaffuzlarıyla yazılmış ve anlamları belirtilmiştir. Ayrıca, ünlü edebiyatçı Ali Bey Hüseyinzade tarafından dilimize uygun görülen Arapça veya Farsça karşılıkları da yazılmıştır.
Örneğin: mütlakiyet, içtimaiyet, zemindarlık vb.
Her hâlükârda bu sözlük, gazete okuyup yazanlar için iyi bir rehberdir.”
Üzeyir Bey’in sözlüğüne aldığı toplumsal, siyasi ve askerî terimler, anlamlarıyla birlikte öğretici ve yönlendirici özellikler taşımaktadır. Bunu bazı örneklerle görelim:
- Absolyutizm (Lat.) – Devlet yönetim biçimidir ki, burada hükümdar mutlak yetkilidir; yani tüm yetki ona aittir. Müabsolute idare – Absolutizm
- Ettehâd-ı İslâm (Ar.) – İslam topluluklarının birleşmesi ve her türlü saldırıdan korunma arzusu – Panislamizm
- İdare-i müstakile – Devlette öyle bir yönetim biçimidir ki, halk için kanun ve nizam yapma hakkı hükümdar ve vezirlerin elindedir; halk bu işe karışmaz. Hükümdar mutlak yetkilidir – Otokrasi
- İdare-i meşrute – Hükümdarın yetkileri sınırsız olmayan bir devlettir. Burada ülke için kanun koyma ve düzenleme işi halk vekillerinden oluşan “Meclis-i Mebusan”ın tartışması ve onayıyla yapılır; hükümdar da bunu tasdik eder. Hükümet, bu kanunları uygular ve Meclis-i Mebusan’a karşı sorumludur – Anayasal yönetim biçimi (Konstitusyonniy obraz pravleniya)
- Oportunizm (Lat.) – Meşrutî yönetimlerde ilerici partilerin amaçlarına ulaşmak için her fırsattan yararlanma eğilimi – Fırsatçılık
- Ultimatum – Birine yöneltilen son ve kesin şart – Ültimatom
- Komandan (Lat.) – Ordu komutanı – Komandir
- Kontr-admiral – Deniz kuvvetlerinde tümgenerale denk deniz subayı
- Onbaşı (Fr.) – Büyük asker – Yefreytor
- Patrul (Fr.) – Geceleri şehirde devriye gezen askerî nöbetçi
- Parol (Fr.) – Savaşta kendi askerlerini düşmandan ayırmak için kullanılan şifreli kelimeler
- Tahliye (Ar.) – Boşaltmak; işgal edilmiş bir şehir veya siperin askerlerden arındırılması – Evakuasyon
- Tamamiyyet-i mülkiyye (Ar.) – Bir devletin toprak ve mülk bakımından bütünlüğü – Toprak bütünlüğü
- Hürriyet-i şahsiye – Herkesin haksız saldırı ve hakaretten özgür olması – Kişi özgürlüğü
Sözlükte sosyalizm, sosyal demokrasi, sosyal devrimci parti, taktik, strateji, şovenizm gibi terimlerin sade dille açıklanması da dikkat çekicidir.
Örneğin:
- Şovenist – Yalancı vatansever.
- Kanuni Esasi – Meşrutiyetli veya cumhuriyetli devlette devletin temelini ve yapısını belirleyen kanun – Anayasa.
- Müsavat – Eşitlik, herkesin hak bakımından eşit olması – Ravenstvo.
- Millet (Ar.) – Aynı adet ve dile sahip topluluk – Natsiya (Ulus).
- Kale beyi (Tr.) – Şehir hakimi – Gradonaçalnik.
Üzeyir Bey’in sözlüğünde özellikle siyasi terimlerin açıklanmasına ve karmaşık kavramların sade bir dille anlatılmasına özen gösterilmiştir. XX. yüzyılın başlarında Çarlık Rusyası ve Avrupa basınında sıkça kullanılan siyasi-toplumsal kavramların halkın çeşitli kesimleri tarafından anlaşılmasına katkı sağlamak amaçlanmıştır. Bu sözlükteki açıklamalar, dönemin basınında yer alan toplumsal-siyasal içerikli makaleleri anlamada halka büyük kolaylık sağlamıştır.
Birkaç örnek daha:
- Meclis-i Mebusan – Meşrutiyet yönetimindeki en yüksek meclistir; üyeleri halk tarafından seçilen vekillerden oluşur. Meclisin görevi kanun yapmak ve devlet yönetimini düzenlemektir. Tüm memurlar, vezirden en küçük görevliye kadar bu meclise karşı sorumludur. Meclis üyeleri halkın içinden seçildiğinden, halkın ihtiyaçlarına uygun kanunlar çıkararak ülkeyi keyfi yönetimlerden kurtarır; böylece hem devletin gücüne hem de halkın refahına katkıda bulunur – Parlamento.
- Kozmopolitizm (Yun.) – Vatan evladı olmayıp “dünya vatandaşı” olma düşüncesi. Bu düşünceye sahip olanlar, bazen dar görüşlülükten kaynaklanan milliyetçiliği bir kenara bırakıp tüm insanlara eşit gözle bakmayı ve insanlığı kardeşliğe çağırmayı tercih ederler – İnsancıllık, Kozmopolitizm.
- Komünizm (Lat.) – Eski zamanlarda mülkiyetin ve hatta kadınların bile herkese ait olduğu anlayışı. Günümüzde ise hiç kimsenin özel mülkiyetinin olmayıp her şeyin devlete veya özerk topluluklara ait olması gerektiği düşüncesi. “Sosyalizm”den farkı, sosyalizm yalnızca üretim araçlarının ortaklığını isterken, komünizm her şeyin ortak olmasını savunur – Komünizm.
- Makyavelizm – Hileli ve aldatıcı siyaset; ahlak ve edebi dikkate almadan politika ile iş görme – Makyevelizm.
- Muhafazakâr – Mevcut düzeni korumaya çalışan, yeniliğe karşı çıkan kimse; devletin eski yönetim biçimini sürdürme taraftarı – Konservatör.
- Militarizm (Lat.) – Orduculuk; devletlerin ordularını güçlendirip bu yolla dünya barışını koruma iddiası. Fakat bunun aşırı harcamaları nedeniyle halkın ekonomisine zararı vardır – Militarizm.
- Seçesyonist (Lat.) – Devlet halkının farklı dillere göre bölünmesini savunan kişi – Seçesyonist.
- Separatizm (Lat.) – Bağımsızlık; bağlı bulunduğu devletten ayrılıp kendi kendine olma arzusu – Ayrılıkçılık.
- Demokrasi (Yun.) – Devlet yönetiminin öyle bir biçimidir ki, bütün yönetim yetkileri halkın elindedir. Kanun koymak, gelirleri harcamak ve devleti yönetmek halkın temsilcileri aracılığıyla yapılır. Tüm memurlar halk karşısında sorumludur – Halk yönetimi.
Sözlüğün sonunda yer alan Rusça-Türkçe kısmında, açıklamasız olarak A’dan Z harfine kadar yaklaşık bin sık kullanılan kelimenin Rusçadan Türkçeye karşılıkları verilmiştir. Bu sayede Üzeyir Bey, yazarların ve okurların ilgilendikleri kelimenin Türkçe karşılığını kolayca bulmalarını sağlamıştır; kelimenin anlamını öğrenmek isteyenler ise Türkçe bölümden detaylı açıklamasını okuyabilmektedir.
Genel olarak, Üzeyir Bey’in zengin ve çok yönlü mirasının bir parçası olan “Türk-Rus ve Rus-Türk Sözlüğü”, dilbilimciler, siyaset bilimciler, hukukçular ve askerler için bugün de değerini koruyan, ilginç açıklama ve yorumlarla dolu bir eserdir. Bu nedenle eski alfabe ile hazırlanmış bu sözlüğün, Latin harfli Azerbaycan alfabesiyle yayımlanması, büyük düşünürün doğumunun 140. yılına anlamlı bir armağan olacaktır.
Dr. Eynulla Medetli,
Azerbaycan Milli Bilimler Akademisi Felsefe ve Sosyoloji Enstitüsü Müdür Yardımcısı, Tarih Bilimleri Doktoru